Edebiyat

Güç

Güçlü insan deyince aklımıza hemen kaslı biri geliyor. Bilek gücünü gerçek güç sanıyoruz. Bu
aslında insanoğlunun ne kadar yüzeysel düşündüğünü tam anlamıyla gerçekleri göremediklerini
gösteriyor. Çünkü bilgili bir insan kaslı bir adamı alt eder.

Şuan ki dünyamızda insanın pek fazla düşündüğünü, yeni şeyler öğrenmek için çırpındığını
göremiyorum. Halbuki biz değil miyiz okullarda yeni şeyler öğrenmeye çalışan? Maalesef ki
bilgilerimiz bir kulağımıza girip bir kulağımıza çıkıyor. Hal böyle olunca hiçbir öğrendiğimiz bilgi işe
yaramıyor. Aslında bilgimizi kullanarak birçok şeyin üstesinden gelebiliriz.

İlk çağ filozofları bilgiye aç insanlardır. Bu yüzden kendi benliklerini doyurmak için, bilmek ve bu
bilgiyi kullanmak için birçok şey hakkında düşünüp, merak etmiş, en ince ayrıntısına kadar incelediler.
ve cevaplarını yaratmışlarıdır.

Peki ben neden filozofları örnek gösterdim? Şimdi ki yaşayan insanlar
bahsettiğim gibi bilgiye aç değiller mi? Elbette içlerinde öyle insanlar var fakat insanların çoğu o kadar
alıştı ki birilerinin bizim yerimize düşünüp cevap vermesine hiçbir yeni bilgiyi gerekli olarak göremez
olduk. Biz insanlar bilginin hissettirdiği gücü, mutluluğu başta körelttik sonra da öldürdük.

Ve gözümüzde güçlü olanlar sadece yapılı insanlar olmaya başladı. Nedenini aslında Immanuel Kant bir
sözüyle açıklıyor: “Benim yerime düşünen bir kitabım, vicdanımın yerini tutan bir din adamım,
perhizim ile ilgilenerek sağlığım için karar veren bir doktorum oldu mu zahmete katlanmama hiç
gerek kalmaz. Para harcayabildiğim sürece düşünüp düşünemem de pek o kadar önemli değildir bu
sıkıcı ve yorucu işten başkaları beni kurtaracaktır çünkü. “ peki biz neden bekleyelim başkalarının bizi
kurtarmasını?

F. Bacon’un “Bilgi, güçtür.” Sözü bize her şeyi apaçık ortaya koymaktadır. Gerçek güçlü bilgili
olandır. Her ne isterse yapabilir.. Biz bilgili insanı başbakana benzetebiliriz. İktidara geçerken aldığı
her oyu da bir bilgiye. Bu bilgilerle en üst basamaklara tırmandı ve iktidarın başına geldi. Saygı
görmeye başladı. Sevdiği insanları üstlere, sevmediği insanı zindana attırabilecek bir güce sahip oldu.

Fulya Akyıldız

23 Ekim 2002'de Muğla'da doğdum. Şuanda da Akdeniz Üniversitesi'nde Hukuk okuyorum. Edebiyatı, şiir ve deneme yazmayı çok seviyorum. Çünkü hislerimi tek anlayabilen kağıtlar...

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu