Edebiyat

Döngü

Eylülden önce açınca hüzün çiçekleri

Yüzünün tarlasında kırağı kalıyorum

Hep üşürken görüyorum gözlerini

Gözlerin titrek, tüysüz ve parlak

Yavru bir ceylan oradan oraya koşan

Hasatsız mevsimler içinden seni,

Seni çağırıyorum.

Akrebin kıskacından kopup gelen bir an

On ikiyi vurmadan kaçınca yelkovan

Gökyüzüyle öpüşmüş dudağına

Bir kuş bırakıyorum

Yıldız tozlarında bir ağaç büyüyor,

Kanaviçelerde bir gelincik

Başım ağrıyor ölüm korkusundan

Gizli saklı kutularına su damlıyorum

Ağaca sorsan göğü bekler

Göğe sorsan ağacı

Buğdaya sorsan suyu bekler

Suya sorsan zamanı

Hepsi birden seni bekler

Bana sorsan o anı

Vaktinden önce solunca yüzün çiçekleri

Tohumlanıp düşüyorum ellerine

Ellerinde bir hayat, yeşeriyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu