EdebiyatŞiir

İstanbul Şahit

Çiçekler, böcekler, denizler…
Bugün hepsi seninle daha güzeller.
Attığın adımlar, yürüdüğün yollar…
Kaldırımlar bayram ettiler.

İstanbul, senin sesinle şenlendi bu gece.
Her bir sözün duvarlara yazılmalı hece hece.
Sesinle aklımda canlanır bir beste,
Senin sözlerin benim için bir bilmece, ya sence?

İstanbul’un duvarları yetmez seni anlatmaya,
Ben oysa seni anlatmak isterim herkese doya doya.
Doğru kelimeler yok senin adına.
Seni nasıl sevdiğimi bir de İstanbul’a sorsana…

Seni anlamayacağın bir türden sevdim.
Umutlarım tükendi ben hep sana geldim,
Beni görmeyen gözlerini izledim,
Geçtiğin tüm yollara çiçekler serdim.

İstanbul gibi ışıltılı, çiçekler kadar güzelsin.
Sen, her şeyi dalında seversin.
Ben çiçekleri kopardım dalından,
Sen belki o yüzden bana gülmezsin.

Duruldu denizler, ağladı böcekler, soldu çiçekler…
Sen gidince hepsi İstanbul’a küstüler.
Attığın adım, yürüdüğün yollar…
Kaldırımlar bugün yasa büründüler.

Saatler durdu benim için bu gece,
İstanbul’da seni bulamam artık geze geze.
Kedilere sorsam belki yerini söylerler,
Ama onlarda bana küstüler.

İstanbul’un manzarası gitti evimin camından.
Gökyüzü daha bir güzeldi senin açından.
Manzaraları sevmiyorum artık,
Gözlerin geçmiyor ne de olsa yürüdüğüm yollardan.

İstanbul’a küstüm senin yüzünden.
Evim renklenmiyor kederden, hüzünden…
Uyuyamıyorum geceleri seni düşünmekten,
Yazlar bile soğuk artık senin hüznünden.

Sana giden yollar bitmiyor gel git…
Ben yolu bulamadım sen beni düşünmeden git.
Sen benim ufacık gölgemi bile fark edemedin,
Oysa sana olan aşkıma İstanbul şahit…

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu