EdebiyatŞiir

Leyla

Ah gönlümü iki büklüm eden
Ah hasretiyle yanıp kül olduğum kadın.
Söyle! Sensiz kalan dünyamı
Geride bıraktığın sevgine nasıl yetireyim.
Ah avucuna
Ömrümü sığdıran kadın!
Ah ki, bir yakarış içinde savrulur gezerim.
Düşünsene yalnızlığımızın çığlığını.
Çığlık ki,
Huzurumuza yelken açar.
Sen,
Gönlüme hayat veren leylak kokusu.
Ben geride kalmış bir aşkın yükü.
Ne de güzeldin bir ağustos akşamında,
Eteğinin pilesi rüzgarda savrulurken
Yüzüne mahçup bir ifade düşüren kadın.
Öylesine sessiz,
Öylesine masumdun ki geçip giderken.
Senin omzunda bir saç teli,
Benim omzumda bir sen.
Kokunu kaybetmemişsin Leyla,
Geliyor iki yalancı tahta arasından.
Ah Leyla
Bir demet leylak kokusunda
Sevdamızı bulmuşken,
Ne diye çekip gidersin ötelerden.
Ah benim kirpikleri ömür biçen sevdiğim
Leylam…
Kokusundaki sarhoşluğu sevdiğim
Tüm çiçekler şimdi sana.
Toprağın çiçek dolacak sakın ağlama!
Leylaklar kıskanmalı güllerden
Güller uzanmalı karanfillere,
Bir gök ağlasın üzerimize
Benimde ömrüme toprak örtün bu gece.
İstemem kimseden ne bir çiçek ne de selamet,
Sevdiğimin leylak kokusu
Yeter bana elbet.
Geliyorum Leyla!
Kor ettiğin gözleri kör etmeye
Bak!
Ne de güzel yakıştı ikimize toprak!

İlgili Makaleler

2 Yorum

  1. İlk kez bu kadar doğru ve yerinde noktalamalı işaretlerini kullanan bir şiir gördüm.
    Sadece bu bile şiirden bir kat daha fazla zevk almayı sağlıyor.
    Emeğine sağlık.
    Bu şiir için puanım. 8.82

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu