Martılar
İçim sökülüyor sanki düşündükçe,
Anlat bana göç eden martı,
Haykır onlara, soğumuş kırlangıç yuvası,
Ellerim parçalanıyor,
Tutamıyorum kendimi,
Gitmek lazım belki de,
Beni tutan bir şeyler var.
Suyunu mu içtim bu hayatın,
Alışıyorum hiç olmadığım bir yere,
Tanıyor beni buralar,
Ağaçlar, hayvanlar, bulutlar.
Sahi unutur mu onlar da gitsem?
Nefes almaya devam etsem,
Devam etmelisin yüce ruh deseler,
Martılar ufukta gözükmüyor belki ama,
Kırlangıç yuvasında yeni bir yaşam.
Çok denedim gitmemeyi de,
Kalmak da istedim,
Alışıyorum kendime,
Tanımıyor beni buralar,
İnsanlar, insan, insanlık.
Düşüncelerim esir düşüyor bedenime,
Uyanık kalmıyorum çünkü kalamam,
Işık vuruyor zihnimden içeri,
Ruhum isyan etmesinde ne yapsın?
Bu mu benim yüceliğim dese,
Gözlerim kapat ışıkları deseler,
Bundan ötesi küflenmiş demir parmaklık.
Gitmek ve kalmak,
Bir masa gibi duruyor önümde,
Dizlerim bükülüyor otururken başında,
Ama düşüncelerim başka bir yerde.
Kavga etmeyin desem,
Çocuklar gibi bir çizgi çeksem,
Öğrenirler mi?
Hayat, bir hudut meselesi.
Barıştım ben bugün dünyayla,
Güneş kıskançlıktan göz kırpıyor,
Sevdiklerimi görüyorum başucumda,
Kimisi özeniyor, kimisi korkuyor.
Çiçekler dizilmiş dört bir yanıma,
Kucaklıyor gibiyim herkesi,
İşte mutlu bir hayat resmi.
Altında bir isim ve tarih yazılmış,
İsim hala yaşıyor,
Tarih ise gittikçe sararan bir kağıt.
Mektup okur gibi dinliyorum,
Her sene aynı gün insanları,
Gidin diyorum,
Özgür bırakın beni,
Diğer günler senenin en güzel günleri.
Bir gün kendimden çıkıyorum,
Çok sevdiğim birisinin içindeyim,
Kendimi hatırlatıyorum ona,
Git diyorum ama kal,
Ağlamak istemiyor gibi bir hali var,
Neden benim yanımda ağlıyor ki?
Çok sonralardan öğrendim,
Giden o olmadı hiç bir zaman,
Suçlu var burada, bu benim,
Çıkıyorum sevdiğimin aklından.
Ruhum sinirli,
Geçiyor bedenimin karşısına,
Kalk diyor, kalk,
Ey aciz beden!
Burada kucaklayabileceğin tek şey,
Bir avuç toprak.
Gözlerim açılıyor yavaştan,
Bir kalabalığın içindeyim,
Sesler, sesler, sesler.
Sağır olmak lazım bu sesleri duymamak için,
Ama insanlar ne kadar da sağır,
Seni duymadıkları için.
Bir kitap olmak istiyorum,
Herkes okusun diye beni
Yalnız son sayfaya gelenler anlasın,
Son sayfa da ise yazan,
Martılar göç etmez.
İnce ince dökülüyor ruhundan kelimeler…
Çok teşekkür ederim efendim 🙂
Çok teşekkür ederim efendim 🙂