
Yarın çok geç her an ölebilirim. Her an kesilebilir soluğum, her an sönebilir gökyüzündeki yaşam yıldızım.
Yarın çok geç ve her an yitirebilirim sevinçlerimi. Ve kalabilir kalemim masanın üzerinde. Yarın çok geç ve hazırlıksız yakalanabilirim ölüme. Bavullarım henüz hazırlanmamış, saçlarım darmadağın. Yanlız iliştiririm seni sevaplarımın yazıldığı sağ omzumun üzerine.
Yarın çok geç ve henüz şiirler okuyamadım sana, toplayamadım yerlere saçtığın yıldızları. Yarın çok geç ve her an ölebilirim. Her an vazgeçebilirim çocuk olmaktan. Kalabilir akşamdan kalan yemeğim ocakta. Hiç gidilmemiş ülkeler bırakabilirim arkamda.
Yarın çok geç, henüz dans edemedik Kızılderililerle. Hissediyorum. Her an kesilebilir soluğum, her an sönebilir gökyüzündeki yaşam yıldızım. Susabilir, bağrımda sana ulaşmayı bekleyen cümleler.
insanlar bırakın yarını bir nefes sonra bile yaşayacaklarını bilemezkem, ona rağmen yıllık ömürlük planlar yapar durur. ya ömrün bu kadarsa ve adımların artık iki haneli rakamlara kadar yuvarlandıysa. şu dünyada kesin olan en net iki şey; ölüm ve yaşamdır. ikisinden de korkmak yerine sahiplenirseniz, her an ölecekmişçesine bilinçli, sonsuza kadar yaşayacakmışcasına hayat dolu olursunuz. yarın her şey için çok geç olabilir; yaşamak, sevmek, âşık olmak, yüzmek, yeni yerler keşfetmek… hatta belki de daha yaşanmamış bir hayatta ölmek için.