DenemeEdebiyat

Sarımlarım-4

Ağırlaşan kafamın içinde bağrışan ağrılarla acıların sancıları huzursuzluk getirir kusursuzluğu düşlerken.
Çakım açık kafam kaçık gözlerim bayık keyfim batık, batıl düşüncelerin arasında yürürken. Duygularımı tanıyamıyorum bazen, diyorlar düzelmedin mi halen.
Zaten sorun bu, düzelmek nedir sizin için, ben gayet mutluyum tarzım hayat biçimim.
Bazen ışık ve karanlık gibi zıt oluyorum kendime.
Sizin kalbiniz ölmüş duygularınız sönmüş en başta kendinize.
Yırtıp attığım sayfalarımın peşine sardığım  sigaramla yakarım sorunlarımı.
Sebepsiz yaşantılarım, sessiz yakarışlarım, nedensiz üzüntülerim küskünlükleri doğurur beni kendimden soğutur.
Karışıklığı, ellerimdeki kırışıklığı duygularımdaki sıkışıklığı ve bıkmışlığın verdiği sıkılmışlığı çıkarıp atmak istiyorum hayatımdan.
Kafamı kaldırınca gördüğüm bitik beşeriyet, açlığa acıya ayrılığa verir sebebiyet. İnsaniyeti sükût eden bireyler dühul eder beyinlere zuhur eder tevehhüm ve fikirler olur kördüğüm.
Gördüğüm dumur içinden zor çıkılası durum, esas sorun, uyuşur cesaret oluşur cehalet sonu ise esaret.
“Haksızlığı hak zannedenlerden hak talep etmek hakkaniyete karşı haksızlıktır” dedi Üstad, bu söz benim gibilere isnad.

Hâli gayri olanın keyfi tabi kafi, ama
Kalbi mani, bekası zayi
Cinsi sinsi ve hepsi aksi, ama
Sevgi yendi, hayli dertli, hali pertdi.

Rahman Şirin

Kendimi anlatmayı sevmem.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu