Kulaklarımda çınladı alıştığım ‘sen’
Düşlerimde kırıldı hayallerin
İçimde zorba adam firarda
Kalbimde bir ‘sen’ eksik, hep noksan
Gözlerimde sessizlik ayyuka çıkmış
Sesimde iyi niyetli karamsarlık
Yalnızlığımda hep senin gölgen
Yüzümde acınası bir yük
Gecelerimde kor siyahı bir tenhalık
Gündüzlerimde feryatlar ardı ardına
Çıkmazlarımda eski sokaklar
Arkamda türlü türlü günahlarım
Solumda ‘sen’, sonunda ‘sen’
Yokluğunda boğuldum geçmişin
Uçurumunda çiçekleri topladım
Sözlerinde kırgınlık, başa çıkılmaz
Ellerinde tuttuğun her kum tanesi
Güneşinde kavurdu bekleyeni
Yollarında yarım canlar
Melodinde ağır ağır çalan müzik
Benliğinde ölü hissi
Bedeninde şaşırtıcı bir mükemmellik
Dilinde bir tekerleme
Dizinde bir baş
Arkanda bıraktığın anıların
Sağında ben, sonunda ‘sen’