Edebiyat

Parçalı Bulutlu

Beyaz bulutlar, gri bulutlar, kara bulutlar…Bu bulutların arkasından kendini göstermeye çalışan kocaman ve parlak bir güneş…Bulutlar gelir, üstümüze çökecekmiş gibi olur ama vakti zamanı geldiğinde ise güneş tüm çabasıyla tekrar ortaya çıkar. Hava her zaman güneşli olmaz, tabi ki her zaman bulutlu da olmaz. Bazen güneş ve bulut el ele verip bir araya gelirler. Ne güneş buluttan rahatsız olur ne de bulut güneşten. İkisinin muhabbeti o bakmaya doyamadığımız gökyüzünde “parçalı bulutlu” olarak geçer. Hayat da böyle değil midir zaten? Ne tam manasıyla güneşli bir hava durumumuz vardır ne de bulutlu. Her zaman mutlu olmuyoruz. Bazen hüzünleniyor, kederleniyor, hayal kırıklığına uğruyoruz. Bazense mutluluktan içimiz içimize sığmıyor, kanatlarımızı uçsuz bucaksız maviliklere özgürce bırakmak istiyoruz.

Hayatın en ilginç yanlarından biri, bu iki farklı “bazen” in kol kola geçmesi ve birbirini sımsıkı tutmasıdır. Sevinçler ve üzüntüler, doğumlar ve ölümler, umutlar ve umutsuzluklar, hayaller ve hayal kırıklıkları, başlangıçlar ve bitişler tüm zıtlıklarıyla bir arada bulunabiliyor. Bir kapı kapanırken hiç beklemediğimiz farklı bir kapı açılabiliyor. Aslında insan hayatının hava durumu da “parçalı bulutlu” dur. Bulutların ve güneşin görkemli birleşimi inanılmaz mucizeler yaratır. Öyle ki ne yapacağımızı şaşırır, iki farklı duyguyu da bir arada yaşayıp onları bağrımıza basarız. Başımızdan geçen bulutlar olmasaydı güneşin kıymetini bilemezdik. Güneş olmasaydı bulutlardan da özür dileyemezdik. İşte bu yüzden hayattaki her bulutun bize vereceği bir ders vardır. Üzülebiliriz tabii ki. Ama kendimizi fazla hırpalamamalıyız. Kırgınlıklarımızı ve pişmanlıklarımızı hiç unutmayız, yine de her güne sil baştan yeniden başlarız. Her dakika, her an damla damla parçalı bulutlu hallerimizle değişiriz. Bu hallerimizle biraz daha olgunlaşır, bir sonraki benliğimize ulaşırız. Hayatımız boyunca “parçalı bulutlu” hava durumunu hep içimizde taşırız. Sadece taşımakla kalmayız, minnet de duyarız.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu