Kaç yıl geçti ardından sayamadım
Bir geçmişin hatırasında tükenip kaldım
Geçmiş bir bekleyişin gölgesinde
Umutsuzluğun hikayesinde sustum, düşündüm.
Kelimeler kifayetsiz kalacak kadar tükendi
Özlem, yıktı yüreğimizdeki duyguları
Katedilen mesafeler ayrılığın kararsız adımlarıydı
Umudun kapısını açacak gün batmaya başladı.
Duygularımız yankılanıyordu gökyüzünde
Mavi gökleri süslercesine huzura kavuşmuşlardı
Ayaklarımız sokağın köşebaşında yere çivilenmiş gibi
Görüyorduk karanlığın zamana hükmünde gün batımını.
Hüznün yurduna yol almışız
Tutunmak istediğimiz duvarlar elimizden kayıyor sanki
Zihnimizde kopan fırtınalar
Karanlığın çıkmazında umudu arıyor.
Düşüncelerimiz sessizliğin himayesinde savruluyordu
Suskunluğumuz sürgün yolumuzun karanlığıydı
Dile gelen her kelime kaderin ıssızlığına terkedilmiş
Bir bakış, bir sesleniş bütün sessizliği kül etmişti.
Bir sessizlikte tükenmek,
Gönül menzilinin dışına çıkamamaktır
Bir sessizlikte tükenmek,
Konuşacak gücün kalmaması, acının olgunluğa erişmesidir.
Bir girdaba sürüklenmiş gibi
Arıyoruz karanlığın ufkunda aydınlığı
Bazen bir mum ışığının gölgesinde
Hatırlıyoruz, bizi biz yapan hayallerimizi.
Kabullenilmiş bir sessizliğin yansımasıydı mesafeler
Bir yorgun tebessüm gizlemişti bizi fısıltıların ardına
Her bekleyiş bir iradenin anlamıydı
Sarstı özlemimizi boğuk hıçkırıklar, suskun yalnızlıklar.
Tutunacak yer bulamıyorum
Arıyorum, onu görür gibi
Üzerime gelen sessizlikte umudu
Yaşantımız ipe serilmiş gibi
Hissediyorum, geride bıraktığımızı zannettiğimiz
Karanlıkların çıkmazında kaybolan düşüncelerimizi.
Yapabileceğim çok yorum var ama tek bir şey söylemek istiyorum, bu satırları yazarken kalbin titremiş.
Çok güzel bir yorum, teşekkür ederim.