
İçimdeki yangınlar
Bitmek bilmez yüreğimde.
Bir elvedaya uzak tebessüm
Haykırır zihnimin köşelerinde.
Beklerim bir yalnızlık içinde
Her günün, her mevsimin sonunda
Yaşamın renginde eksik bir tebessüm
Bitmemiş bir şiir gibi her yolum seninle.
Sessizliğim sevdamın adıdır,
Gülüşün dünyamın mutluluğudur
Beni benden alan tek şey
Ruhumun sana ait olduğudur.
İmkansızlık kaderimize yol oldu
Değişti rüzgarın yönü, yabancılaştı gülüşler
Bir nehrin akıp gitmesi gibi
Coşan duygular gece oldu, kayboldu.
Yaşanılan her gecenin yalnızlığında
Bir çıkmaza sürüklendi hayallerimiz
Hülya gibi geçen tatlı anlarımız
Ümitsizlik içinde
Sitemkar bir tavra büründü.
Gecenin bir yarısı
Telefon başındaki bekleyişlerimiz
Yüreğimize atılan bir kurşun oldu
Gökyüzüne bakarken
Aralıksız dinlediğimiz şarkılar
Bir ağacın gölgesinde kaldı,
Bekleyişin acısı yüreklerimizde yankılandı.
Sevdam!
Ay yüzlüm, inci tanem
Zühre yıldızı renklim
Dağların, ovaların eşsiz çiçeği
Kara gözlüm, gözümün ışığı
Gözlerim hep seni arıyor
Yıllar geçtikçe yaşlanıyorum.
Kıyamam sana bakmaya
Kıyamam aydınlığını köreltmeye
Müşterek olmak isterdim kalbine
Tükendim artık
Bir mazinin sessizliğinde.
Sesin kulağımda
Karakterin, güzelliğin hafızamda yankı buluyor
Aklım ve düşüncem
Hiç dinmeyecek olan artçı sarsıntıların eşiğinde
Kayboldum çıkmaz sokaklarda
Gecenin rüzgarla bütünleşen fısıltısı
Seni çağrıştırıyor aklıma,
Seni gerçekten nakşediyor hafızama.
Her günün başında doğan güneş sendin
Gecenin karanlığında doğan yıldız sendin
Göz pınarlarıma serinlik veren yağmur sendin
Vazgeçtiğim gün kendimden
Geçmişimi unutturan,
Geleceğime ayna olan sendin.
Senin şiir gibi bakışların
Benim şiirlerime dokundu
Günüme anlam katan eşsiz gülüşün
Seni anlatabilmenin tek çaresiydi.
Suskunluk yüreklerin tercümanıydı
Mutluluğu daim kılan
Özündeki inanç ve metanetti
Bir sırrın ardından koşarcasına
Yıkılan, geçmiş ve umutlardı.