N’olursun Uygulama
İnsanların cebindeki paranın yerini alan uygulama ya da uygulamalar, bir nevi “takas yöntemi”ni tekrar hayatımıza soktu. Yaklaşık 9 bin yıl önce dünyada kendine yer bulan takas sistemi, günümüzde de canlanmaya başladı. Ta o zamanlar bu sistemin zararını en çok Jül Sezar gördü dersem, inanır mısınız?
Günümüzdeki takas örnekleri
Bunları sıralamak çok kolay: Plastik getir, ekmeğini al; 10 bin adım at, bir akbil bizden… Askıda simit, askıda ekmek diye tabir edilen ve bir ülkenin daha ne kadar küçülebileceğini gözler önüne somut bir şekilde seren bu tür uygulamalar da ne yazık ki cebimizde 5 kuruş olmadığının bir göstergesi. Herhangi bir piyasada (Araç, emlak, tekstil vb.), 2. el ürünler sıfırlarından daha fazla alınıp satılıyor. Her alanda takas mevcut. Bu da bizi 9 bin yıl önceki Mısırlılara kadar götürüyor.
Paranın satın alamayacağı şeyler de vardır!
2. el çılgınlığının sonu yok! Diyelim ki cebimde 250,00 TL var. Satın almak istediğim şey ise 1.000,00 TL. Ama aklımdan “2. el alsam n’olacak ki?” diye geçiriyorum. Uygulamadan 250,00 TL’ye istediğim şeye ulaşıyorum. Aslında 250,00 TL ile satın almıyorum dersem, yanlış da olmaz. Çünkü ben de satmak zorunda bırakılıyorum. Sürekli alıp satıyorum. Bir nevi kısa süreli kiralıyorum.
Aslına bakarsanız artık hepimiz ticaret ile uğraşıyoruz. Bu da bizi on binlerce yıl öncesine götürüyor. Yani ilk ticaretin başladığı yıllara… Ben size boşuna “Geri gidiyoruz.” demiyorum, değil mi? Herkes teknolojinin sınırlarını zorladığımızı, tıpta ilerleme kaydederek yaşam süremizi artırdığımızı, sanayinin 250 yılda olağanüstü yerlere geldiğini düşünebilir. Düşünmeye devam edin!
Bizi yalnız bırakın!
Eskiden insanların fobileri (Kaygı bozukluğu) vardı: Karanlıktan korkma, yüksekten korkma, şimşekten korkma… Şimdi bu tür korkuların yerini ne aldı dersiniz? İnsanlardan korkma! Aslında bu bir sonuç. Neden mi? Takasın gelip parayı ortadan kaldırdığını söyledik. Paranın ortadan kalkmasıyla birlikte kişiliklerin de kaybolduğunun farkında mısınız? Robotik dünyaya merhaba deyin! Ah şu filmler de olmasa derdimizi nasıl anlatacağız?
Yalnız kalmak istemeyenler ne yapıyor peki? Yine sahip olduğu en teknolojik alet ile yediği yemeğin fotoğrafını çekip bize uygulama üzerinden sunum yapıyor. Bravo, yemek bir harika olmuş, eline sağlık! Yalnız değilsin!