EdebiyatİncelemelerKitap

Travmalarımızın Kalıtsallığı ve Benliğimize Etkisi Üzerine Bir Okuma : Seninle Başlamadı

Didaktik bir anlatıma sahip olan kitap eser miktarda bilimsel terimleri de içinde barındırmakla birlikte bunlar okuru yoracak kadar ağır değil ve roman tarzında olmamasına rağmen akıcı bir anlatıma sahip. İçerik bilimsel araştırma bulgularıyla desteklenmiş. Kuru bilgi sunmamış yazar. Bununla birlikte içeriğe bakacak olursak konu itibariyle oldukça ilgi çekici. Nasıl yani olur mu hiç öyle şey diye başlamıştım okumaya nihayetinde Mark Wolynn bugünkü ruhsal şikayetlerimizin aslında bize ait olmadığını, aile üyelerimizden birine ait olduğunu iddia ediyordu. Kitabın ilerleyen sayfalarında yalnızca iddia etmekle kalmıyor vaka örnekleriyle ve onlarca araştırmayla bu iddia ve gözlemlerini bilimsel bir zemine dayandırıyordu. Şimdi ben de bunu size elimden geldiğince açıklamaya çalışacağım fakat daha ayrıntılı bilgi için mutlaka kitabı okumanızı öneririm.

Kitapta şöyle bir vaka vardı ; Jesse yıldız bir sporcu ve daima iyi notlar alan başarılı bir öğrenciyken 19 yaşına geldiğinde uykusuzluk olarak geçen insomnia başlangıcı görülmüş ve bu hastalık hayatını alt üst etmiş. İlk olarak bunun nasıl başladığına bakıldığında 19. yaş gününde her zaman kolaylıkla uykuya dalarken o gün sabaha karşı 3.30’da birdenbire uyanmış ve çok üşümeye başlamış. Üzerine bir kaç battaniye aldığı halde donarak ve titreyerek 3 saat geçirdikten sonra hala uykuya dalamamış. Uykuya dalarsa korkunç bir şey olacağından korkmuş.”Eğer uykuya dalarsam bir daha asla uyanamam” diyormuş. Aile geçmişi incelendiğinde bu cümlenin Jesse’ye değil. Jesse’nin varlığından bile haberdar olmadığı aile içinde hiç konuşulmayan bir fırtına sırasında elektrik hatlarını kontrol ederken donarak ölen Colin amcasına aitti. ve o da öldüğünde tam 19 yaşındaydı.Jesse bu bağlantıyı kurduğunda bilinç altının amcasının korkusunu devraldığını anladı ve uykusuzluk problemi son buldu. Travmaların bir nesilden diğerine geçebildiğine dair bu ve buna benzer pek çok vaka örneği kitapta yer almakta. Bununla birlikte Mark Wolynn okurlara bir yol haritası da sunarak gerek yazılı alıştırmalar gerek yapabileceğimiz egzersiz çalışmaları olsun biz okurları da kendi ruhsal problemlerimiz ve kaynağı olan aile travmalarımıza doğru bir yolculuğa çıkartıyor.

Çoğu ruhsal problemlerimizi de ebeveynlerimizle kurduğumuz bağa bağlıyor. Onlarla sağlıklı bir ilişki kurabildiysek onlara sevgimizi verebiliyor ve aynı şekilde onlardan gelen sevgiyi nasıl olursa olsun kabul ediyorsak sosyal ve özellikle iş hayatımızda başarılı olabileceğimizi ama ebeveynlerimize kendimizi kapattıysak ve onları reddediyorsak tüm bu başarısızlık hikayelerimizin kaynağının orada olabileceğini iddia ediyor. Psikoloji biliminde önemli olan bir diğer noktaya da ”bebeğin anneyle kurduğu bağa da” değinmeden geçmeyen Wolynn bu bağın romantik ilişkilere etkisini de çok çarpıcı bir şekilde ele almış. Bunu kitaptan aynen alacağım. ”Aşık olmak yoğun duyguları serbest bırakır bu da doğal olarak bizleri bebeklik döneminde annemizle yaşadıklarımıza, yani zamanda geriye götürür. Partnerimize karşı, annemizde hissedeceğimiz duyguların benzerini beslemeye yatkın oluruz. Özel biriyle karşılaşırız ve kendimize şunu söyleriz ”Sonunda bana iyi bakacak, tüm arzularımı anlayacak ve bana ihtiyacım olan her şeyi verecek birini buldum” fakat bu duygular yalnızca annesine karşı hissettiği ya da hissetmeyi istediği yakınlığı yeniden deneyimlemek isteyen bir çocuğun yanılsamadır” Bununla birlikte Mark Wolynn annemizden bebekken ayrılmanın da romantik ilişkilerdeki istikrarı bozacağından ve bilinç dışı bir şekilde tarafların ayrılma korkusu yaşayarak aralarında oluşan yakınlığın birdenbire yok olacağından endişe duyacaklarını söyler. Bunun da kişiler üzerinde iki şekilde etki edeceğini ya ayrılma kaygısıyla partnere daha çok tutunacak ya da aradaki yakınlığı kaybetme korkusuyla partnerlerinden uzaklaşacaklarını en çok da bu iki davranışın aynı ilişki içinde olmasının tarafları yoracağından söz eder.

Terk edilme anksiyetesini de bebeğin annesiyle kurduğu ilişkiye dayandırır Wolynn. Psikolojik okumalar yapmayı sevenlerin, ruh sağlığı uzmanlarının ve bu alan öğrencilerinin mutlaka okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Siz de kendi aile geçmişinizde bir yolculuğa çıkmak ve bu yolculukta deneyimli bir rehber arıyorsanız bu kitap tam size göre, geçmişin sırlarını çözmeye görünmeyeni su yüzeyine çıkartmaya hazır olun !

İrem Çavdar

üç kere üç dokuz eder bilirsin birin karesi birdir kare kökü de bilirsin "mutlu aşk yoktur" bilirsin

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu