Çocuk Kalbi: Saf Duygularla Yoğrulmuş Bir Eser
Çocuk Kalbi, Edmondo De Amicis’in 1886 yılında yayınlanmış olan kitabıdır.
Yazar daha çok çocuk kitapları ile tanınmıştır. Çocuk Kalbi de bir çocuk kitabı olarak çıkarılmış. Hatta yazarın kendi çocuğunun tutmuş olduğu günlükleri toplamış ve kitap haline getirmiş. Kitabın girişinde de “her çocuğun okuması gerekli” şeklinde bir yazı var. Ancak bu kitabın yaş gözetmeksizin herkes tarafından okunması gerektiğini düşünüyorum. Kitapta baş kahraman Enrico adındaki çocuğun hikayeleri genelde okulunda veya okuldan arkadaşlarıyla geçiyor. Öğretmenleriyle de güzel diyalogları mevcut. O yüzden özellikle öğretmenlerin de okuması gerek.
Eşi benzeri olmayan nasihatler
Yazar, Enrico’nun (kendi oğlu) gün gün yaşadığı olayları aktarıyor. Karşılaştığı her olay sonrası da anne ve babasının ona öğütleri oluyor. Buradaki öğütler ve davranışlar genelde onu geleceğe hazırlamaya yönelik. Şöyle ki Enrico, annesi olmayan arkadaşlarından birinin yanında annesine sarılmaya kalkmadan annesi Enrico’nun yanından uzaklaşıyor. Çünkü oğluna sarılırsa annesiz çocuğu kırabilirim diye düşünüyor. Hasta olan öğretmenlerini ziyarete gidiyorlar, anlamsız ve küçük de olsa birbirlerine hediye veriyorlar; anne ve babası kış geldiğinde karla oynamanın güzel olduğunu, ancak sokakta aç, üşüyen insanların da olabileceğini düşünmesini, sokakta kimseyi rahatsız etmeden yürümesini öğütlüyor.
Açıkçası bırakın bu nevi öğütler veren anne babaları, çocukları ile buna yakın sohbet eden ebeveyn var mıdır acaba?
Çocuk Kalbi, gösterişsiz olmasına rağmen etkili ve saf duygular uyandırıyor.
Çocuk kalbi deyince ilk başta yumuşak bir şey hissediliyor. Bir tek masumiyet var zannedilmesin. Kitap ilerledikçe aralarında az da olsa kötü çocukların da olduğunu göreceksiniz. Enrico’nun, sırtı kambur duruyor diye dalga geçtikleri, paspal giyiminden dolayı gülünen arkadaşları var. Bu manevi işkenceleri yapan çocukların sayısı az. Ama bu işkenceler etkili oluyor.
De Amicis, Enrico’nun günlük hikayelerinin arasına bazı hikayeler de yerleştirmiş. Bunlar öğretmenlerin verdiği hikayelerin öğrenciler tarafından yazılması oluyor. Genelde İtalya’nın savaşları ve İtalyan milliyetçiliği ile ilgili olan bu kesitler dışında, ayrıca yine çocukları etkileyebilecek hikayeler var. Savaşsal bu bölümler Amicis’in askerlik anılarından parçalar da olabilir. Belki kitapta hissedilen milliyetçilik ruhunu da bu savaşlara borçludur. (Dünyada hem askerlik hem de yazarlık yapan bazı yazarlar; George Orwell, Samuel Beckett).
Heykeli dikilen yazarlardan biri olan De Amicis, Çocuk Kalbi’ni müthiş bir basitlikte ele almış. Gerçi bunda çevirinin de katkısı olduğunu düşünüyorum. Çocuk Kalbi, günlük derlemesi olduğu için yazar da bize bunu ortalama 2 sayfalık bölümler halinde takdir etmiş. Enrico’nun hikayelerine ortak olmak güzeldi. Her ne kadar çocuklara yönelik öğütler olsa da yetişkin insanların da pay alacağı bir kitap.