Ayasofya, Doğu Roma İmparatorluğu zamanında İmparator 1. Justinianus tarafından İstanbul da yapılan büyük ve ünlü bir kilisedir. Aziz Sofya Kilisesi olarak da bilinen Ayasofya’nın kelime anlamı ise ‘Aya’ kutsal/aziz, ‘Sofya’ ise eski Yunanca da bilgelik anlamına gelir. Yani Ayasofya , kutsal bilgelik demektir.
Efsaneye göre Ayasofya’nın inşaatında çalışan ustalar bir gün yemeğe giderken araç gereçlerini genç bir işçiye emanet etmiş. Bir süre sonra, inşaat alanında ortaya çıkan kişi gence “İş çok uzun süre bırakıldı, artık ustaları çağırmalısın” deyince delikanlı, “Araç ve gereçleri bırakıp gidemem” demiş. Bilinmez kişi de, “Sen gelene kadar onları korurum, buradan bir yere ayrılmam” diye cevap vermiş. Delikanlı durumu ustalara anlatınca, İmparator delikanlıya gördüğü adamla ilgili sorular sormuş ve bunun bir melek olduğuna inanarak delikanlıyı başka bir memlekete göndermiş ki kıyamete kadar melek Ayasofya’yı bekleyip korusun! demiştir.
1453 yılında Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethetmesi üzerine Ayasofya camiiye çeviriliyor. Fatih Sultan Mehmed ilk cuma namazını burada kıldırmıştır. Hatta efsaneye göre Fatih Sultan Mehmet İmamlığa geçtiğinde ilk iki tekbirde namazı bozmuş, üçüncüde tekbir getirmiş ve ilk cuma namazını kıldırabilmiş. Bunun nedenini merak eden ahali sorunca Fatih Sultan Mehmet: “İstedim ki namaz sırasında bana ve bütün cemaate Kabe görünsün! Bu niyetle birinci ve ikinci tekbirlerde Kabe görünmeyince namazı bozdum, ancak üçüncü tekbirde gözlerimin önüne geldi” demiş. Cemaat bunun sebebini Akşemsettin’e sorduğunda o şunları söylemiş: “Hz. Hızır saf tutmak için gelirken Terler Direğ’e parmağını soktu ve Ayasofya’nın yönünü kıbleye doğru çevirdi. Ondan sonra da namaza durdu. Böylece padişah üçüncü kez tekbir getirdikten sonra Kabe’yi tam karşısında gördü.”
Fatih Sultan Mehmed İstanbul’u fethedene kadar Ayasofya 4 kere yıkımın eşiğinden dönmüş ve zararlar görmüştür. Her seferinde onarılmasına rağmen Fatih Sultan Mehmed geldiğinde yapı hala bakımsızmış. Fatih S. M.’in emriyle yapı onarılmış mihrap ve tuğla minare de yapıya eklenmiştir. Gerekli onarımlar yapıldıktan sonra da camii olarak hizmet vermeye başlamıştır.
Ayasofya zaman içerisinde 2. Beyazıd ve 2. Selim döneminde de yapılan onarımlar ile camii günümüze kadar yıkılmadan gelmiştir.
24 Kasım 1934 gününe kadar 482 yıl boyunca camii olarak hizmet veren Ayasofya o gün bakanlar kurulunca alınan karar ile müze olmasına karar verilmiştir. 1935 yılında müze olarak kullanılmaya başlanan Ayasofya geçtiğimiz günlerde 24 Temmuz 2020′ de 85 yıl sonra tekrar camii olarak hizmet vermeye başladı.