Birkaç defa ölümlerden döndüm.
Sonra bir sigara yaktım,
Attım kendimi bir vapura.
“Boğaz turu 20 kağıt!”
Görevli gözlerini devirip bakınca,
Sigarayı avucuma gizledim.
Hayatım bir bilet sırası gibi geçti
Gözlerimin önünden.
En yırtık ayakkabım,
En yamalı pantolonum,
Ve kıç cebimdeki yıpranmış bilet.
Birkaç defa bunalıma girdim.
Ayakkabıları çıkarıp toprağa bastım.
Herkes bir acayip baktı.
Bende artık ayakkabıma toprakları doldurdum.
Fırsat buldukça da delirdim.
Kekikler topladım, satarım bunları dedim.
Onlar beni sattı.
Mis kokulu kekiklerden bile kazık yedim.
Bozuklarla da hep şekerler aldım.
Varsın tatlı tatlı çürüsün hayatım.
Kaç kez kovuldum?
Sıvadaki bir çatlakta,
Sabah esintisinde,
Çocuk ağlamasında
Ve bazı şarkılarda,
Farklı şehirlerden gönderdiğin “selamlar” buldum.
Farklı zaman dilimleri,
Sen ve güzelliğin
Sanki hep aynı yerde duruyormuş da
Sırayla etrafında çekiliyormuş gibi
O eski Yeşilçam filmleri.