Gidiyorum, bu güzel şehri bırakıp.
Merak etmeyin ruhum hala burada.
Farklı bir şehir insan için huzur olsa da eskiler o kadar kolay atılmıyor.
Hiçbir şey eskilere veda etmek kadar acıtmıyor.
Gülümsüyorum. Anlamıyorsunuz.
Acılarımı papatyalarla süslü bir perdenin arkasında saklıyorum.
Ağlıyorum, sesimi duyan yok.
Karanlıktayım ama korkmuyorum.
Bir ışık var uzaklarda.
Biliyorum hala güzel insanlar var.
İşte bu en sevdiğim mevsim, her yer kar.
Soğuğu hissediyorum. Üşüyorum. Bu çok güzel.
İnsan üşümeden sıcağın değerini anlayamaz, ben anlamak istemiyorum, farklıyım.
Daima soğuk olmalı bence sokaklar.
Üşümeli insanlar ve sarılmalılar hep.
Kar taneleri uçuşmalı bir sokak lambasının aydınlattığı kaldırımda.
Sevenler kavuşmalı. Soğuk olsa da mevsim en sıcak muhabbetlerin bu mevsimde olduğunu anlamalı insanlar.
Kara kış demeyelim, kış kadar beyaz ve temiz başka ne var.
Fırtınadan şikayet ederler oysa en yakınının içinde ki kıyametten haberleri mi var.
Bir şair, kalemini alır ve dilini prangalar.
Yürekten başlar yazmaya, şu buz gibi kış mevsiminde yazdıkça ciğeri yanar.
Öyle yanar ki, kor gibi tutuşuverir yüreği.
Bunalır ama yazdıkça inceden esen o meltemi de hisseder kendince.
Devam eder yazmaya. Kalem yorulur, gece uyur ama dinmez bir şairin acısı.
İnsanlar mı onlar ne anlar.
Uykularından duymazlar ama o gece bir şairi avazı çıktığı kadar ağlar.
Duyulmaz, bilinmez onun ne yaşadığı.
Bir kalem ,bir de kağıt. Dosttan da ötedir onlar.
Acısını dindirmek için yazar bir şair ama acısına tuz bastığını fark etmez yazarken.
Kanatır durur yarasını ama yazmayı bırakmaz.
Bu döngüden ne şair sıkılır ne de yara.
Kalemde esirdir sahibine yazdıkça yazar.
İnsanlar mı? Boş ver, biz bağırırız ama onlar hep kulaklarını tıkar.
O değil de sen hiç gecenin en ince yerinde sevilmeyi bekledin mi?
Dostum, kalemdaşım çok güzel anlatmışsın. Yüreğine sağlık.
Desteklerin sağolsun kalemdaşım. Yazan herkesin yüreği güzeldir seninde yüreğine kalemine sağlık dostum 🌹
her gece mutlaka oturup bir şiir yazdım, üzüntümü yazdım, mutluluğumu, pişmanlığımı, nefretimi, aşkımı, bazen de kendimi. ama yazmaktan daha mühim olan şeymiş bazen yazmak yerine okuduğun satırlarda kendini anımsamak. yarama kalemim dışında ilk tuz basan kişi oldunuz. yazmaya ve yaşamaya devam etmeniz dileğiyle serin günlerde kalınız efendim.
Bu güzel yorumunuz için evvela teşekkür ediyorum. Yazmaya devam edelim ki hep beraber dünyaya incelik katalım. Şiirler zariftir, zarif insanlar anlar. Hele ki yazmak naifliktir ancak naif insanlar yazar. Yaşamanız ve yazmanız dileğiyle.